Dünya Gazetesi News

Körfez Döküm, farklı ölçülerde ürettiği borularla dünyaya açılacak

Körfez Döküm bünyesinde faaliyet gösteren Körfez Santrifüj Boru Döküm, pazarda mevcut olan çelik boruların dışında kalan farklı çelik malzemeden boru üretimi gerçekleştiriyor. Şirket, belirlenen standart ölçülerin dışındaki boruların yurt içi ve yurt dışında mevcut olan taleplerini karşılamayı hedefliyor.

Sabiha TOPRAK

Çimento, enerji ve madencilik sektörleri için yüksek alaşımlı çelik döküm üretimi yapan Körfez Döküm, üretiminin yüzde 90’ı başta Avrupa ülkeleri olmak üzere dünyanın farklı ülkelerine ihraç ediyor. Körfez Döküm’ün kardeş markası olan Körfez Santrifüj Boru Döküm Fabrikası, 2004 yılında kurulup santrifüj (savurma) döküm yöntemi ile çelik boru üretimi gerçekleştiriyor. Körfez Santrifüj Boru Döküm Fabrikası Genel Müdürü Dr. Uğur Demirler ilgili süreçleri, bi-metal teknolojisinin statik döküm parçalara uygulandığını, pazarda yer bulduğunu ve bunun ardından benzer yöntemler kullanılarak savurma borularda bi-metalik boru üretimi çalışması yürütüldüğünü ve geliştirilen ürünlerin pazara sunulması şeklinde ilerlediğini aktardı. Kompozit döküm çalışmalarının da Körfez Santrifüj Boru Döküm bünyesinde önce bilgi transferi ve daha sonra ürün süreç geliştirme çalışmaları yapılarak üretime alındığını, sonrasında yapılan özgün çalışma ve projelerle bu ürünlerin yöntem ve teknolojilerinin bir basamak üste taşındığını belirti.

Pazarda mevcut olan standart çelik boruların dışında kalan farklı çelik malzemeden standart dışı ölçülerde boruların yurt içi ve yurt dışında mevcut olan taleplerini karşılama hedefini, Körfez Döküm’ün kuruluşunda önemli rol oynayan bir faktör olarak gören Uğur Demirler, bu hedefler doğrultusunda yapılanması oluşturulan firmanın, beraberinde statik döküm ürünlerinin geliştirme çalışmaları yürüttüğünü ve projelerini Körfez Santrifüj Boru Döküm bünyesinde yapmak için altyapısını geliştirdiğini belirtti. Demirler, Körfez Döküm ve Körfez Santrifüj Boru Döküm fabrikalarının ihtiyaç duyduğu know-how, teknoloji transferi, geliştirme iyileştirme projelerinin seri üretime alınmadan önce, Körfez Santrifüj Döküm tesislerinde uygulama, doğrulama ve geliştirme faaliyetlerine tabi tutulmuş ve akabinde pazara sunulmuş olduğunu vurguladı.

40 binden fazla model sayısı

Demirler, “Firmamız üretim hacminin yüzde 90’dan fazlasını global pazara sunuyor. Çimento, madencilik ve enerji sektörü her ülkede vazgeçilmez sektörler olarak mevcudiyetini sürdürüyor. Bu durum, bu sektörlere hizmet veren firmamızın dünyadaki her coğrafyada mevcut tesisler için üretim yapabilme potansiyelini doğuruyor. Şu anda, 5 kıtada 76 ülkeye ürünlerimizi sevk etmekteyiz. 1988 yılından bu yana oluşturmuş olduğumuz model sayısı 40 bin adedin üzerinde olup her yeni proje ile arşivimiz büyüyor. Körfez Santrifüj Boru Döküm Fabrikası, hem bir Ar-Ge merkezi gibi çalışmakta hem de çalışma ortaklarına ürün üretmekte olup Körfez Döküm firmasıyla beraber dünya pazarında kendi sektöründe marka olmanın gururunu yaşıyoruz” ifadesini kullandı.

Körfez Döküm’ün, kendi mühendislik altyapısına ek olarak yurt dışında kurduğu proje ofisleri ile çözümü iş ortaklarının yakınına taşıdığını söyleyen Demirler, “Ağırlıklı olarak Avrupa olmak üzere ürünlerimizi her coğrafyada görebileceğiniz bir dünya markası haline getirdik. Fiziki yatırımlarının yanı sıra know-how yatırımları ile de teknolojik birikimlerimizi artırıyoruz. bilgi birikiminin kazandırdığı altyapı sayesinde kendi özgün projelerimizi ve ürün geliştirme çalışmalarımızı yürüterek sektördeki teknolojik birikime katkı sağlıyoruz” dedi.

Lokal ve global zorluklar, firmaların faaliyetlerini sürdürürken olağan dışı kimi durumları beraberinde getirebildiğini ve firmalar bir yandan faaliyetlerini sürdürürken bir yandan da bu zorluklarla başa çıkmak durumunda kalındığını belirten Demirler, “Lokal ya da global seviyede oluşan şartlar kimi zaman zorluklar çıkarsa da firmamızın esnek yönetim anlayışı şartlara uyum sağlamakta bize avantaj sağlıyor. Zorlukları aşmak ve fırsata çevirebilmek için kriz yönetimi anlayışı ile yaptığımız etkili ve çözüm odaklı toplantılar ve bu toplantılarda hızla alıp uygulamasını takip ettiğimiz kararlar bugüne kadar yaşadığımız gerek yerel gerekse global zorluk dönemlerinden güçlenerek çıkmamızı sağladı” diye konuştu.